12 Ekim 2009
Frank Sinatra söylesin… İçe işlesin ki, başka hiçbir şey içe işlemesin, incitmesin… “Bu mudur benim yolum?” diye sordurmasın… Aksın gitsin şarkı…
“Regrets? I’ve had a few,
But then again, too few to mention.
I did what I had to do
And saw it through without exemption.
I planned each charted course –
Each careful step along the byway,
And more, much more than this,
I did it my way.”
6 Ekim 2009
Şiiri hiçbir zaman yüksek sesle okumayı sevmedim. Böyle, usul usul içe işlesin… Öyle ki başkaca bir şey söylemeye gerek kalmasın…
“Hani ay herkese gülümserken,
Mevsimler kimseyi dinlemezken…
Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken,
Eskidendi, çok eskiden.” (Murathan Mungan)
07/10/2009 at 17:17
“kirpiklerinde bir çiğ tanesi olsam
ansan o bahçeyi, rüzgârı çağırsan
mevsim suluboya olsa
günlerden mercan
işte sanki o an
nubar terziyan sırtımı okşar
eski filmler hâlâ o bahçede
siyah beyaz ağlar
çiçek dürbünüydü ebruli sokaklar
kederli olsa da, güzeldi çocuklar
sümbülleri çoktan küstürdük
güller perişan
kırıldı valsimiz tam ortasından
baktık uzaktan
sıla olduk birbirimize
şimdi herkes perişan
arkadaş ıslıkları titretse camları
yepyeni bir rüyayla kamaşsa gözlerimiz
başka bir dünyanın mümkünlerini,
savura savura yüreği kavuran hatıraların küllerini
araya araya olur a buluruz
yaralı veda günlerinin sönen ümitlerini…”
Ayın herkese gülümsediği,zaman nedir bilmediğimiz biraz genç biraz çocuk günlerden merhaba hocam.
07/10/2009 at 18:24
ne güzelmiş…teşekkür ederim sanem:)